“Bir özgürlük meselesi” sloganıyla 2019 yılında Kosta Kortidis ve Akın Kaplan tarafından kurulan Teatro Rudius’un sahneye koyduğu “Sorgu”, 10. Uluslararası Yeni tiyatro Dergisi Emek ve Başarı Ödülleri 2023’te Kosta Kortidis’e Tuncer Cücenoğlu Yılın oyun Yazarı Ödülü’nü getirdi. Geçtiğimiz sezon Dünya Barış Günü’nde perdelerini açan oyun, ikinci sezonunda seyirciyle buluşmaya devam ediyor.

Sorgu’da Samantha karakterini canlandıran sibel taşçıoğlu ise şu günlerde Kızılcık Şerbeti dizisindeki performansıyla herkesin konuştuğu bir isim.

Mürekkep Söyleşiler’de bu hafta Sibel Taşçıoğlu ile hem Sorgu’daki Samantha’yı hem de Kızılcık Şerbeti’ndeki Pembe’yi konuştuk.

Sorgu’da Samantha karakterini canlandırıyorsunuz. Sam Samantha nasıl bir karakter?

Samantha, vicdanıyla vatanı arasında kalmış bir asker. Çocukluk travması hep içinde kalmış, bir gün kardeşimle ayrı cephelerde karşı karşıya gelirsem diye. Oyunda da bilinçaltında yatan korku ortaya çıkıyor.

Samantha karakteri Sorgu’nun bir önceki versiyonunda erkek bir karakter için yazılmış. Bir kadın olarak oyuna dâhil olmak sizi korkutmadı mı?

Orijinal metinde karakter erkek… Ancak biz Kosta’yla birlikte bir oyun yapmak istedik. Aynı dönemde de Teatro Rudius “Sorgu” oyununu tekrar sahneye koymak istiyordu. Sam karakterini Samantha yapma fikri, o zaman ortaya çıktı. Oyunun dramaturjisini bu koşullarda tekrar oluşturduk. İşin içine kadın girince daha çok anlam kazandığını düşünüyorum. Oyunun duygusunu daha katmanlandırdığını, kadın duygularının devreye girmesiyle oyuna daha farklı bir boyut kazandırdığını gelen iyi tepkilerden de anlıyoruz.

Oyun boyunca çeşitli işkencelere maruz kalıyorsunuz. Bir taraftan da duygusal geçişler var. Bu süreç aslında dünyanın herhangi bir yerindeki birçok kadının bırakın bir savaşı sanki günlük rutini. Bu konuda ne dersiniz?

Biz zaten oyunda bunu yargılıyoruz. Dünyanın şiddetini göstermek istedik. En önemlisi de kadının sevdiği birini korumak için bu şiddete maruz kalmayı kabul ederek sınanması. Her kadının yüreğindeki sevginin büyüklüğünü ve ailesinden birini korumak için gösterebileceği direnci tüm insanlığın anlayabilmesini diliyorum.

Samantha’nın hem üstün hizmet madalyası var hem de vatana ihanet ile suçlanıyor. Bu ince çizgiyi büyük bir ustalıkla seyirciye aktarmak zor olmuyor mu?

Bu oyundaki karakter, içinde bulunduğu durum gereği çok zorlayıcı. Karakter ile empati kurmak seyirciyi bile çok yoruyor. Haliyle ben de performans sürecinde büyük iniş çıkışlar yaşıyorum. Tiyatronun hazzı da burada zaten. Seyircinin bunu hissedebilmesi bana çok büyük bir mutluluk veriyor.

Oyunda da aslında seyirciye bu soruluyor ama bunu size sormak isterim: “Vicdan yasaların önüne geçebilir mi?”

Aklıma hemen Kedi Eros geliyor. Vicdanımız bize bu zulmü yapan kişinin ceza alması gerektiğini söylüyor. Ama yazılı kurallar var. Her şey vicdanın arzu ettiği gibi sonuçlanmıyor maalesef. Oyunda da aynı muhasebeyi yapıyoruz.

Tiyatro çıkışlısınız ama bir süredir televizyon dizilerinde sizi daha çok görüyoruz. sorgu oyunu tiyatro özleminizi giderdi diyebilir miyiz?

Tiyatro sahnesini hiç bırakmadım. Okulu bitirdiğimden beri yani 23 yılın 15 yılında sahneye çıkmışım. Şehir dışında çalıştığım zamanlarda tiyatrodan uzak kaldım. Tabii televizyon çok büyük bir topluluğa ulaşıyor. Televizyonda olunca görünür oluyorsunuz. Ama tiyatro seyircisi beni daha çok sahneden tanıyor.

Şu an çok popüler bir dizi olan Kızılcık Şerbeti’nde oynuyorsunuz. Pembe karakteri size neler kattı?

Ülkece Pembe’yi tanıyoruz aslında. Hepimizin ailesinde mutlaka biri vardır Pembe’ ye benzeyen. Ben Pembe’yi içselleştirdim. Dizideki ailemi sahiplendim ve Pembe Hanım’ı sevdim. Karakteri üstüme giydim. Seyirciden de olumlu dönüşler alıyorum ve bu çok gurur verici bir şey.

Dizideki oyunculuğunuz ile bazı günler Twitter’da TT oluyorsunuz. Bu size ne hissettiriyor?

Dizideki karakter çok beğenildi. İyi ya da hatalı tüm halleriyle dijitalde konuşulması paylaşılması normal. Seyirciye bu duyguların geçmesi başarı bence. Bazen bir sahneyi çekerken yarın TT’sin diye konuşup gülüşüyoruz. Ne olursa olsun yaptığınız işin konuşulması hoş. Ama ben yazılanları çok takip etmiyorum. Önemli olan işimi en iyi şekilde yapmak.

Dizi izleyicilerinin popüler olduğunuz ve sadece sizi görmek için tiyatroya gelmesi sizi rahatsız eder mi?

Hiç rahatsız etmez. Bilakis mutlu eder televizyon seyircisinin de tiyatroya gelmesi ve keyif alarak izlemesi. Tiyatrodan ayrılırken geçen bir saatlik sürede anlatmak istediğimiz duyguları almış olarak ayrılması ne kadar güzel.

Kızılcık Şerbeti’nin ilk bölümleri propaganda yaptığı iddiası ile eleştirildi. Dizinin gerçekten böyle bir amacı mı var?

Dizimiz hayatın içinden bir kesit. Her ailenin başına gelebilecek olaylar zinciri. Bence tam tersine güzel tarafı her iki ailenin de iyisi kötüsü, hatası güzellikleriyle anlatılması. Kimsenin öbür taraf olmadığı bir hikaye.

Son olarak Pembe muhafazakâr bir karakter. Muhafazakar bir yaşantıyı aktarmak için ne takım gözlemler yaptınız?

Tüm hayatım boyunca Türkiye’deki herkes gibi muhafazakar aile yapısını gördüm gözlemledim. Kendi geleneklerimiz, aile birliğimiz, akrabalarımıza olan aşırı düşkünlüğümüz, anne koruyuculuğumuz bizim millet olarak geleneksel tarzımız.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *