[ad_1]

Duruşmada sanıklardan Mümin Karasu’nun avukatı Zekeriya Şerbetçioğlu’nun kazada hayatını kaybedenler için kullandığı ‘telef oldu’ sözü tepki çekti. Duruşma 29 Şubat’a ertelendi. 

 

8 Temmuz 2018’de Edirne Uzunköprü’den İstanbul Halkalı’ya gitmek için hareket eden yolcu treni, Çorlu Sarılar mevkiinde raydan çıkarak devrilmiş, 7’si çocuk, 25 kişinin hayatını kaybettiği tren faciasında 328 yolcu da yaralanmıştı. 

 

 

 

 

2’ŞER YILDAN 15’ER YILA KADAR HAPİS CEZASI İSTENİYOR

 

Kazada kusurlu bulunan TCDD 1’inci Bölge Müdürlüğü Halkalı 14’üncü Demiryolu Bakım Müdürlüğü’nde müdür olarak görev yapan Turgut Kurt, Çerkezköy Yol Bakım Şefliği’nde çalışan Yol Bakım ve Onarım Şefi Özkan Polat, Yol Bakım Şefliği’nde Hat Bakım ve Onarım Memuru olan Celaleddin Çabuk ve TCDD bünyesinde çalışan ve mayıs ayındaki yıllık umumi muayene raporunda imzası bulunan Köprüler Şefi Çetin Yıldırım hakkında ‘Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmak’ suçundan 2’şer yıldan 15’er yıla kadar hapis cezası istemiyle Çorlu 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı.

 

 

 

 

9 GÖREVLİ HAKKINDA DAHA DAVA AÇILMIŞTI

 

Sanıklar tutuksuz yargılanırken, alınan yeni bilirkişi raporunun ardından soruşturmanın genişletilmesine karar veren Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı, kazanın meydana gelmesinde hava durumunun takip edilmemesi, hava durumunun takip edilememesi nedeniyle olumsuz hava koşullarında demir yolu hattının özel olarak muayene edilememesi, menfezin ve çevresindeki hat kesiminin gerekli bakımlarının, temizliğinin, yabani otla mücadelesinin yapılmaması, kaza yeri menfezinin İstanbul istikametindeki büzün tıkalı olması nedeniyle büze gelen yağmur suyunun aradaki kanal vasıtasıyla kaza menfezine yönelmesi sebeplerinin etkili olduğunu değerlendirerek olay tarihinde TCDD 1’inci Bölge Müdürü olan Nihat Aslan, bölge müdürlüğünde bakım servis alanlarından sorumlu müdür yardımcısı L.M., TCDD 1’inci Bölge Demiryolu Bakım Müdürü Mümin Karasu, üstyapıdan sorumlu bakım servis müdür yardımcısı L.K., altyapıdan sorumlu bakım servis müdür yardımcısı N.A., yol kontrolörü olarak görev yapan B.O., inşaat mühendisi T.B.Ö., mühendis olarak görev yapan D.P. ve K.B. hakkında da ‘Taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak’ ve ‘Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak’ suçlarından 3 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açmıştı. 

 

YURT DIŞI ÇIKIŞ YASAĞI TEDBİRİYLE TAHLİYE EDİLMİŞTİ

 

Hakkında tutuklama kararı verilen ve 10 Ekim 2022’de adliyeye gidip teslim olduktan sonra tutuklanan Mümin Karasu, avukatlarının itirazının ardından 24 Aralık 2022’de yurt dışına çıkış yasağı tedbiriyle tahliye edilmişti. 

 

 

 

 

SAVCILIK TUTUKLANMALARINI TALEP ETMİŞTİ

 

Davada, oluşturulan bilirkişi heyetinin ek raporu mahkemeye sunulurken, 17’nci duruşmada mütalaasını açıklayan savcı, sanıklardan Mümin Karasu, Turgut Kurt ve Özkan Polat’ın tutuklanmalarını talep etmişti. Savcı mütalaasında, Mümin Karasu, Turgut Kurt ve Özkan Polat’ın ‘Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan cezalandırılmalarını talep edip, adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacak olması dikkate alınarak, tutuklanmalarını isterken, mütalaada, diğer sanıklar Celaleddin Çabuk, Çetin Yıldırım, Burhan Ortancıl, Deniz Parla, Kubilay Haşkaya, Levent Kaytan, Levent Muammer Meriçli, Nihat Aslan, Nizamettin Aras ve Tevfik Baran Önder’in ise Mümin Karasu tarafından14’üncü Demiryolu Bakım Müdürlüğü’ne e-imzalı gönderilen yazının muhatapları olmadıkları, yazıda bahsedilen yaz mevsimine ilişkin olumsuz hava koşullarında alınması gereken tedbirlere dair yetki, görev ve sorumluluklarının bulunmadığı, ayrıca suça konu kazayı ve neticesini öngördüklerine dair delil bulunmadığı ve bu nedenle haklarında bilinçli taksir hükümlerinin uygulanamayacağı belirtilmişti. Tutuklama taleplerinin hükümle birlikte değerlendirilmesine karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı 24 Ocak’a ertelenmişti. 

 

HALK EĞİTİMİ MERKEZİ ÖNÜNE YÜRÜDÜLER

 

Tren faciası davasının 18’inci duruşması Çarşamba günü görüldü. Duruşma öncesinde faciada hazada hayatını kaybedenlerin aileleri ile bazı yaralılar, duruşmanın yapıldığı Halk Eğitimi Merkezi önüne yürürken, kazada kızı Bihter Bilgin ile kız kardeşleri Emel Duman, Derya Kurtulmuş ile 6 aylık yeğeni Beren Kurtulmuş’u kaybeden Zeliha Bilgin, aileler adına yaptığı konuşmada “Bizler sanık koltuğunda görmek istediğimiz İsa Apaydın, özel şirketinde TCDD’den aldığı özel ihalelerle ihale rekoruna koşmaktadır. Biz onu sanık koltuğunda beklerken ihale rekortmeni olma yolunda. Tüm sorumlular ve katliama sebep olan nedenler ve eksiklikler ortaya çıkmasına rağmen TCDD Genel Müdürü seviyesine hiçbir zaman çıkarılmamış ve mahkeme bu tutumunda ısrar etmiştir. Tüm sorumluların yargılanması için yapılan tüm başvurular hep reddedilmiştir. Üst düzey hiçbir zaman ulaşılmamıştır, hep korunmuştur, mevcut sanıkları 1 gün bile TCDD ile iş bağlantıları hiçbir şekilde sonlandırılmamıştır, hatta terfi almışlardır. Adalet bize bugün gülecek mi?” ifadelerini kullandı. 

 

YENİDEN BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ YAPILMASI TALEBİ REDDEDİLDİ

 

Saat 10.00’da yoklama ile başlayan duruşmada, görüntü ve ses kaydı yapılmasına oy birliğiyle karar verilirken, avukatların, soruşturmanın genişletilmesi için yeniden bilirkişi incelemesi yapılması talebi ise reddedildi. Esas hakkındaki mütalaa iddia makamı tarafından tekrar okunurken, ardından da tren faciasında hayatını kaybeden vatandaşların yakınları mütalaa hakkındaki görüşlerini beyan etti.

 

“CEZANIN EN AĞIRININ VERİLMESİNİ TALEP EDİYORUM”

 

Katliamda kızını kaybeden Aysun Köse, “Kovuşturmaya yer yok, üst makamlara erişemiyoruz. Burada olan sanıkların en ağır cezayı almalarını istiyorum. Burada dokunamadığımız yanlış karar verenler ne olacak? Benim kızım bir daha dünyaya gelmeyecek” derken, kızı hayatını kaybettikten sonra sağlık sorunları yaşamaya başladığını ifade eden Cabbar Laçin de, “6 yıldır bu acıyı çekiyoruz. Benim kızım rahmetli olduktan sonra hastalıklar baş gösterdi bende. Bir otobüsün şoförü kaza yaptığı zaman tahkikatını yaptırıyorlar. Ben bir makinistin burada ifade verdiğini görmedim. Üsttekilere erişemiyorlar. Buradakilere de görevlerini yapmadıkları için gereken cezanın en ağırının verilmesini talep ediyorum” dedi. 

 

“EVLATLARIMIZ TOPRAĞIN ALTINDA”

 

Faciada oğlu Oğuz Arda Sel’i kaybeden Mısra Öz ise “Her birimizin başına gelebilirdi. 5 yıldır hukuk çerçevesinde anlamaya çalıştık. Ancak siz bizi anlamaya çalışmadınız. Tanık olarak dahi getiremediğimiz yöneticilere ulaşamadık. Şirket kurup ihaleler aldılar. Buradaki diğer sanıklar görevden alınmadılar, tutuklanmadılar. Mümin Karasu hakkında tutuklama kararı verdiniz. 15 günlük cezada bile kafamızı yastığa huzurla koyduk. Sizin hükmünüz zaten belli. Üst yönetimi madem göremedik, buradakiler ellerini kollarını sallayarak gidemesinler. Tutuklanarak cezaevlerine gitmelerini istiyoruz. Evlatlarımız toprakların altında. Kamu görevlerine devam ederlerse birilerini öldürebilen kişiler başkalarını da öldürebilir” dedi. 

 

“KENDİMİ VEYA BAŞKASINI KORUMAK İÇİN SUSMADIM”

 

Avukatların sözlerinin ardından duruşmaya saat 14.00’e kadar ara verildi. Duruşmada, savunmasını yapan TCDD 1’inci Bölge Demiryolu Bakım Müdürü Mümin Karasu, yargılandığı süre içinde iyi niyetle açıklamalarda bulunduğunu söyleyerek “Mahkeme heyetinin, mağdurların ve yakınlarının gerçeği bilmesi gerektiğini düşündüğüm için, iş arkadaşlarımı karşıma alarak sorulara cevap verdim ve kendimi veya başkasını korumak için susmadım” dedi.

 

“TELEF OLDU” SÖZÜ TEPKİ ÇEKTİ

 

Karasu’nun avukatı Zekeriya Şerbetçioğlu ise makinistin o yağmuru gördüğü zaman yola çıkmayabileceğini ifade ederek “500 metreden o menfezdeki suyu görebiliyor gördüğü halde oradan geçmiştir. Kendisi geçtikten sonra frene basmıştır. Ve sonrasında vagonlar devrilmiştir. Ne yazık ki evlatlarımız telef olmuştur. Teknik olarak o suyun üzerinden o vagonlar geçerdi. Geçtikten sonra belki de korktuğu için frene basıyor. Makinist bir numaralı sanıktır benim gözümde. Müvekkilimin hiçbir kusuru yoktur. Mümin Bey hakkıyla görevini yapmış bir insan, biz mütalaayı kabul etmiyoruz. Mütalaa maalesef iddianamenin bir kopyası olmuştur. Ortada bir taksir yoktur ki bilinçli taksir olsun. Karasu’yu mükafatlandırmanız lazım” dedi. Şerbetçioğlu’nun kazada ölenler için ‘telef oldu’ sözü tepki çekerken, tren faciasından yaralı kurtulan bir kişi özür dilemesini istedi.  Bunun üzerine de avukat Şerbetçioğlu aya kalkarak özür diledi.

 

MAHKEME, DURUŞMAYI 29 ŞUBAT’A ERTELEDİ

 

Sanık ve avukatlarının savunmalarının alınmasının ardından mahkeme heyeti, tutuksuz sanıklar hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin devamına, dava konusu dosyanın kapsamlı olması, esas hakkında beyan ve savunmaların çok sayıda olması, mahkemeye ibraz edilen bazı belgelerin ve sözlü beyanların değerlendirilmesinin zorunlu olmasının hususları dikkate alınarak dosyanın incelenmesine karar vererek duruşmayı 29 Şubat’a erteledi.

 

“ADALETE OLAN İNANCIMIZI YİTİRMEDİK”

 

Duruşmanın ardından aileler adına konuşan Mısra Öz, “18. duruşmanın sonuna geldik. Sizler gibi bizler de şaşkınız. Bunun bir karar duruşması olduğu ifade edilmişti. 29 Şubat’a ertelendi duruşma. İçeride sanıklar ve sanık avukatları, bizim avukatlarımızın savunmalarına değil de sanık avukatlarına karşı savundular. Bu yargılama süreci eksik yapılmıştır. Mevcut sanıkların olası kast üzerinden cezaevine gönderilmelerini talep ettik. Burada güçlü bir dayanışma vardı. İçerideki tüm saçmalıkları dinleyerek, haklılığımızı ispat ettik. Sanıklar kendilerini savunamadı. Kusursuz görevini yapan Mümin Karasu denildi. 29 Şubat’ta tüm siyasi partiler, tüm yurttaşları ve gazetecileri yanımda olmaya davet ediyorum. Birilerinin gerçekten ceza aldığına hep birlikte şahit olacağız. Bu kadar eziyete rağmen adalete olan inancımızı yitirmedik” dedi. 

 

 “BU PLAKET MÜMİN KARASU’YA ÇORLU TREN KATLİAMI AİLELERİNİN HEDİYESİDİR”

 

Zeliha Bilgin de, mahkemede müvekkili Mümin Karasu’nun hiçbir kusurunun olmadığını, Karasu’nun mükafatlandırılması gerektiğini söyleyen avukat Zekeriya Şerbetçioğlu’nun sözlerine tepki göstererek, “Mümin Karasu’nun avukatının beyanında bizden bir talebi vardı. Öyle bir savundu ki Mümin Karasu’yu, şöyle bahsetti ‘Devlet Demiryollarının en iyi personeli’ ve hatta karşı tarafın yani bizlerin ona teşekkür etmemiz gerektiğini söyledi. Bizden rica etti. Biz de onları kırmıyoruz. Bizim 25 canımızı göz göre göre katlettiği için, içeride bu saçmalıkları bize dinlettiği için kendisine teşekkür ediyoruz. Bu plaketi onun tutuklanıp gideceği cezaevine göndermekti isteğim ama maalesef kısmet olmadı. Bugün kısmet olmadı ama bir gün mutlaka onu göreceğiz. Bu plaket Mümin Karasu’ya 8 Temmuz Çorlu Tren katliamı ailelerinin hediyesidir” dedi. 

 

Haber / Gülveren ALTUNOĞLU

[ad_2]

Source link

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir