[ad_1]

Kapaklı Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen 3. Kapaklı Kitap Fuarı’nın açılışı Cuma günü saat 14.00’te yapıldı. Açılışa Kapaklı Kaymakamı Mustafa Gürdal, Kapaklı Belediye Başkanı Mustafa Çetin, Kapaklı İlçe Milli Eğitim Müdürü İrfan Danışmaz, Klinik Psikolog – Yazar Beyhan Budak, belediye meclis üyeleri ve vatandaşlar katıldı. 

STANTLARI GEZDİLER

Kaymakam Gürdal, Belediye Başkanı Çetin ve davetliler, kurdele kesiminin ardından fuarda yer alan stantları tek tek gezerek bilgi aldı. Fuarın ilk gününde düzenlenen söyleşide Klinik Psikolog – Yazar Beyhan Budak, Kapaklılılarla buluştu. 

Atatürk Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda düzenlenen söyleşide konuşan Beyhan Budak, insanın her zaman gösterdiği ile var olduğu hali arasında fark olduğunu belirterek, “Ben öfkeleniyorum, kızıyorum, pimpirikleniyorum. Bu anormal bir durum değil. Hepimiz yaşarız bunu. Birazcık farklılık olması gayet doğaldır. Ama uçurum olursa o ikiyüzlülük olur” dedi. 

“BİZİM BUNA İHTİYACIMIZ VAR”

Ülkemizde psikolojik içeriklerin çok izlendiğini söyleyen Budak, “Psikolojik diziler çok tutuyor. Psikolojik içerikli paylaşımlar yapan sosyal medya hesapları milyonları çok çabuk geçebiliyor. Biz zorlanıyoruz gerçekten. Bizim çok ihtiyacımız var. Toplum noktasından baktığımız zaman çok ciddi zorlanma aşamasındayız. 

Önümüzdeki 10-15 yıl içerisinde işlerin çok daha iyi bir hale gelmeyeceğini düşünüyorum ruhsal açıdan. Daha fazla kaygı bozukluğu, daha fazla depresyon, daha fazla ilişki sorunu olacak. Sadece 10-15 yılda neredeyse boşanma olayları bile yüzde 10’a yakın artmış durumda. Hayatımız, ilişkilerimiz, bakış açımız değişiyor. 

O yüzden şu anda malınızı kaybetseniz, kazanabilirsiniz. Arabanız kaza yapsa yenisini alırsınız. İşinizden kovulsanız yenisini bulursunuz. Ruh sağlığını kaybetmemek en önemli şeylerden bir tanesi. Bu mücadele içerisinde neye dikkat etmemiz lazım? İlk dikkat etmemiz gereken şeylerden birisi beklentilerimiz” dedi. 

“BEKLENTİSİZ BİR HAYAT MÜMKÜN DEĞİL” 

 

İnsan, selam verdiği zaman bile selamının alınmasını beklediğini dile getiren Budak, “Dinen selam vermek sünnet ama almak farz. Aslında beklenti dini kültüre bile sinmiş durumda. Beklentisiz bir hayat mümkün değil. ‘Beklentilerinden kurtul, hayatta çok rahat edersin’ demek çok kolay. Ama öyle bir dünya mümkün değil. 

Her zaman biz selam versek bile karşı taraftan bir şey bekleriz. Ama burada beklentileri revize etmek çok önemli. İlişkiler, hayat, evlatlar, hayattaki her şeyin en güzelini beklediğimiz zaman bu bizi hayal kırıklığına uğratıyor. İş hayatında da evlatla olan ilişkinde de hayatla olan ilişkinde de her zaman ortalamak çok önemli. 

Beklentimiz ne kadar gerçekçi olursa biz bu dünyada o kadar çok keyif alırız” diye konuştu. 

“HAYAT BİZE MUTLULUK VADETMİYOR”

 

Mutlu olmakla ilgili de konuşan Budak, “Özellikle kişisel gelişim, popüler psikoloji bize şöyle mesajlar veriyor ‘her istediğini yapabilirsin’, ‘sen çok değerlisin’, ‘sen çok özelsin’, ‘mükemmelsin’, ‘her şeyi başarabilirsin’, ‘her zaman mutlu olabilirsin’ Bunları duyduğumuz zaman bunlar bizi geçici süre mutlu ediyor. Ama uzun vadede biz buna toksit zehirli pozitiflik diyoruz. 

Her zaman mutlu olmak mümkün değil. Bazen çok kaygılı, korkulu hissederiz. Ya da dünyanın bizi mutlu etmek için var olduğunu düşünürüz. İnançlı bir insansanız dünya bir imtihan yeridir, burada gösterdiğiniz performansa göre öbür dünyada ödülünü ya da cezasını alırsınız. 

İnanmayan bir insansanız her şey tesadüfü bir şekilde gerçekleşmiştir, olan olduğu için olmuştur, hiçbir şey ne bize dost ne bize düşmandır. Böyle bir durum içerisindeyiz. Aslında hiç kimse bize mutlu olacağımızın sözünü vermiyor. Hayatta bazen iyi şeyler olur, bazen kötü şeyler olur. Totalde hep bir mücadele hali var. Yani hayat bize mutluluk vadetmiyor” dedi. 

“HİÇ KİMSE BİZE BORÇLU DEĞİL”

Budak, “Bazen dünyayı bize borçluymuş gibi hissettiriyoruz. Hiç kimse bize borçlu değil. Bazen diyoruz ya ‘sana saçımı süpürge ettim’ Böyle bir şey yapıyorsanız, ‘ben aslında sana iyilik olsun diye yapmıyorum, ben sana rüşvet veriyorum. Saçımı sana süpürge ediyorum, beni ancak böyle sevebileceğine inanıyorum. Bana böyle değer verebileceğine inanıyorum’ diyorsunuz. 

İnsanların birbirine yaptığı aşırı fedakarlıklar eğer bir hayır değilse, gerçekten yardım amaçlı yapılmıyorsa biz onu kendimiz için yapıyoruz. Ama devamlı diğer insanlardan bekleme halindeyiz, sanki onlar bize borçluymuş gibi. Kimse bana borçlu değil. Evet bazılar vefalı, bazıları değer bilir, bazıları da nankör. Burada hemen şöyle bir beklentiye giriyoruz, ‘dünya adil bir yer midir?’ bence değil. 

Siz ne kadar ince düşünceli olursanız olun, ne kadar verici olursanız olun, ne kadar vefakar olursanız olun bazı insanlar arkanızdan konuşur, size ihanet eder, sizi aldatır, size entrika kurabilir. Bu, hayatın doğasında var. Önceden ben böyle bir durum yaşadığımda ‘bunu bana nasıl yapar, ben bunu hak etmemiştim’ moduna giriyordum. Doğru, hak etmemiştim ama insanlar yapıyor. 

Kimisi narsist, kimisi psikopat, kimisi pasif agresif. Ben kendi adıma bu sorgulamayı yaptıktan sonra dedim ki ‘insanlar yapıyorlar, bazıları böyle, sevme kapasitesi yok.’ Bu çok önemli bir konu. İnsan bunu kabullendiği zaman diyor ki ‘onun benimle derdi yok, kendisiyle derdi var’ ve zaman içerisinde orada oyalanmayı bırakıp yoluna devam ediyorsun” ifadelerini kullandı. 

“HERKESİN BAŞARABİLECEĞİ BİR ŞEY VAR AMA HERKES HER İSTEDİĞİNİ BAŞARAMAZ”

 

“Eğer iyi olma halimiz başkasının kötü olmasına bağlıysa, genelde biz toparlayamıyoruz” diyen Psikolog Beyhan Budak, “’Her şeyi başarırsın, sen bir mucizesin, yeter ki inan’ Öyle bir dünya yok. Çocuklarınız, torunlarınız hiçbirisi dünyada 100 metre koşusunda rekor kıramayacak. Çünkü dünyada 100 metre koşusunda rekor kıran bütün sporcular Etiyopya’nın bir bölgesinden çıkıyor. 

Beden ona çok uygun. Uygun olmayan bir şey için çok mücadele ettiğimiz zaman, devamlı bir tıkanma hali oluyor. Herkesin başarabileceği bir şey var ama herkes her istediğini başaramaz. Eğer her istediğini başarma konusunu takıntı haline getirdiği zaman insanlar, bir türlü kendi içinde hayatı kabullenemiyor. 

Şuna çok inanıyorum, hayatın bize getirdikleri ile uzlaşmaya varmadığımız zaman, ringdeki kavga hiç bitmiyor. Bazen yenildiğinizi, bazen bir şeyleri başaramadığınızı, bazı şeylerin düzelmeyeceğini kabullendiğiniz zaman, yani insan acizliğini kabullendiği zaman huzura o zaman ulaşıyor” ifadelerini kullandı. 

SAĞLIKLI AİLE

Hayattaki zor olaylar neticesinde insanların ikiye ayrıldığını ifade eden Budak, “Her bir zor bir olay yaşadıktan sonra çok üzülüyor. Ama sonrasında bazıları bunu psikolojik bir problem haline getiriyor, bazıları ise yoluna devam ediyor. Psikolojik olarak bağışıklığımız güçlü olduğu zaman hayata karşı daha dirençli oluyoruz. 

Çocuklukta sevildiğini bilme hissi, psikolojik bağışıklığı güçlü hale getiriyor” dedi. Sağlıklı aile konusunda da konuşan Budak, “Bir aile içerisinde herkes akşam aynı masada yemek yiyebiliyorsa, anne-baba birbiriyle evladıyla muhabbet edebiliyorsa, çocuklar annelerine babalarına arada itiraz edebiliyorsa, fikirlerini ifade edebiliyorsa o aile arada sarsıntı yaşasa da önünde sonunda toparlar. 

Sağlıklı aileniz özeti bu” diye konuştu. İnsanın kurban rolüne girdiği zaman, hayatta kötü giden her şey için birilerini suçladığını belirten Budak, “Çocukluk yaşantıları bizim psikolojik noktamızda önemli. Ama sadece sebep buymuş gibi düşündüğümüz zaman insan değişmiyor. Ben şunu fark ettim, bağışıklığı güçlü olan insanlar bir yerde zihnini geçmişte olana değil, şu anda yapabileceğine çeviriyor” dedi. 

KİTAPLARINI İMZALADI

 

Söyleşinin ardından Kapaklı Belediye Başkanı Mustafa Çetin tarafından Klinik Psikolog – Yazar Beyhan Budak’a plaket takdim edildi. Klinik Psikolog – Yazar Beyhan Budak, ardından da düzenlenen imza gününde okurları için kitaplarını imzaladı. 

SÖYLEŞİ VE İMZA GÜNLERİ DEVAM EDECEK

15 Ekim’e kadar devam edecek olan fuarda Hatice Kübra Tongar, Sinan Yağmur, Birsen Ekim Özen, İnci Aral, Sinan Akyüz, Bircan Yıldırım söyleşi ve imza günlerinde vatandaşlarla buluşacak. Şiir dinletisinde vatandaşlarla bir araya gelecek olan Tarkan Köylü, kum sanatı gösterisi de sunacak.

Haber / Gülveren ALTUNOĞLU
 

[ad_2]

Source link

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir