[ad_1]

Kapaklı Belediyesi önünde bugün saat 14.30’da düzenlenen programa; Kapaklı Belediye Başkanı Mustafa Çetin, Belediye Başkan Yardımcıları, Kapaklı Belediye Başkan Aday Adayları, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. 

 

 

 

 

“RAHMET, MİNNET VE ŞÜKRANLA ANIYORUM”

 

Program, Saygı Duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşımızın okunmasıyla başladı. Kapaklı Mevlana Camii müezzini Mücahit Çetin’in Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından dualar edildi. Daha sonra Şura Kurt isimli öğrenci, şehitlerimiz için işaret dili ile ‘Her Şehidin Ardından Bir Türkü Söyle’ isimli parçayı sundu. Ardından konuşmasını yapan İnsani Yardım Vakfı (İHH) Kapaklı Temsilcisi Muammer Doğan, “12 Ocak tarihinde Irak’ın kuzeyinde Pençe kilit harekat bölgesinde pkk bölücü terör örgütü tarafından şehit edilen 9 Kahramanımızı rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Cenabı hak tüm şehitlerimize rahmet eylesin, makamlarını Ali eylesin inşallah. Ailelerine ve milletimize baş sağlığı diliyorum. Yaralı gazilerimize rabbimden acil şifalar diliyorum” ifadelerini kullandı. 

 

 

 

 

“VİCDAN SAHİBİ YÜREKLERİ KANATIYOR”

 

Doğan, “Askerlerimizi şehit eden teröristler ve onun uzantıları Amerika ve İsrail’dir. Buradan ppk’lı teröristlere ve Amerika İsrail siyonizmine yüksek sesle söylemek istiyorum: Size Türkiye Cumhuriyeti sınırlarından ne bir karış toprak veririz ne de zulmettiğiniz, katliam yaptığınız Gazze’nin, Kudüs’ün düşmesine sessiz kalırız. Gazze’de İnsanlık, tarih boyunca gördüğü en büyük zulümlerden birine şahitlik ediyor. Apertheid rejimi işgalci İsrail; kadın, çocuk, yaşlı ve sivil ayırt etmeksizin Gazze’de soykırım suçu işliyor. Yaşanan bu işgal ve soykırım, vicdan sahibi yürekleri kanatıyor. Başta bölgemiz ve Ortadoğu olmak üzere tüm dünyanın huzuruna kast ediyor” dedi. 

 

 

 

 

 

 

“ON BİNLERCE İNSAN, YETERLİ GIDAYA VE SUYA ULAŞAMIYOR”

 

Son bilgilere göre Filistin’de 10 binden fazlası çocuk, 7 binden fazlası ise kadın olmak üzere toplamda 23 bini aşkın insanın hayatını kaybettiğini kaydeden Doğan, “60 binden fazla kişi yaralanırken, 8 bin kişi ise kayıp. İşgalci İsrail’in saldırıları sebebiyle ayrıca 69 bini tamamen yıkılmış olmak üzere, 359 bin ev zarar gördü. 2 milyon sivil ise saldırlar sonucu Gazze içerisinde zorla göç ettirildi. Mesleklerini icra eden, yaşanan soykırımı haberleriyle dünyaya anlatan 112 gazeteci de siyonist işgalcilerin saldırıları sonucu hayatını kaybetti. Gazze’de şu anda on binlerce insan, yeterli gıdaya ve suya ulaşamıyor. Evet, ne yazık ki on binlerce insan 2024 yılında dünyanın gözleri önünde açlık ve susuzluk sebebiyle ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalmış durumda. İşgalci İsrail haftalardır, Gazze Şeridi’nin kuzey ve orta kesimlerindeki Filistinli sivilleri güneye göçe zorluyor. Siyonistler, “güvenli bölgeler” olduğunu iddia ettikleri güney bölgelerine de saldırıyor ve katliamlar yapıyor” ifadelerini kullandı. 

 

“ACİL OLARAK KARŞILANMASI GEREKİYOR” 

 

Gazze’de insani krizin en ciddi boyutlarda yaşandığı alanlardan birinin de sağlık hizmetleri olduğunu vurgulayan Doğan, “Saldırılarında hiçbir sınır gözetmeyen İsrail, 7 Ekim’den bu yana yoğun bir şekilde hastaneleri, ambulansları ve sağlık çalışanlarını hedef alıyor. Bugüne kadar 150’ye yakın sağlık merkezi ve hastanenin yanı sıra yaralıları taşıyan 100’den fazla ambulans, işgalcilerin saldırısına uğradı. Bugüne kadar çok sayıda yaralı ve hasta, sağlık hizmetlerinin yetersizliği sebebiyle tedavi göremedi ve hayatlarını kaybetti. Şu anda Gazze’de 50 bin hamile kadın bulunuyor. Eğer gerekli adımlar atılmazsa 50 bin kadın, elektrik ve medikal hizmetler olmadan doğum yapmak zorunda kalabilir. Hastanelerin bombalanması, yemek ve suya ulaşımın engellenmesi hamile kadınlar için çok ciddi bir tehlike arz ediyor. Bölgedeki birçok hamile kadın anestezi yapılmadan sezaryen ameliyat olmak zorunda kalıyor. Ayrıca, bugüne kadar düşük sebebiyle çok sayıda bebek daha dünyaya gözlerini açamadan anne karnında hayatlarını kaybetti. Gazze’deki insani krizin hafifletilmesi için şehrin enerji ve temiz su ihtiyacının acil olarak karşılanması gerekiyor. Hastaneler başta olmak üzere hayatın pek çok alanında ihtiyaç duyulan yakıtın Gazze’ye girişinin engellenmesi de tedavi hizmetlerinin yanında pek çok insani ihtiyacın karşılanmasının önünde büyük engel teşkil ediyor” ifadelerini kullandı. 

 

“ATEŞKES ÇAĞRIMIZI YİNELİYORUZ”

 

En önemli konulardan birinin de Refah Sınır Kapısı’ndan yeterli insani yardımın Gazze’ye girişine izin verilmemesi olduğunu kaydeden Doğan, “Her gün ihtiyacın karşılanabilmesi için bine yakın insani yardım TIR’ının Gazze’ye ulaşması gerekirken, günde ortalama 100 TIR’ın girişine izin veriliyor. Ayrıca, başta yakıt olmak üzere birçok kalemdeki temel ihtiyaç malzemelerinin şehre ulaşması da engelleniyor. Mısır Hükümeti’nin Gazze’de ihtiyaç duyulan yardım malzemelerinin şehre girebilmesi için Refah Sınır Kapısı’nı bir an önce tamamen açması gerekiyor. Refah Sınır Kapısı’ndan insani yardımların geçişine izin verilmemesi Gazze’de yaşanan acıların daha da artmasına sebep oluyor. Buradan bir kere daha acil ateşkes çağrımızı yineliyoruz” dedi. 

 

“HERKESİN ÜZERİNE SORUMLULUKLAR DÜŞÜYOR”

 

Vicdan sahibi tüm insanlara seslenen Doğan, “Dünyanın gözleri önünde gerçekleşen bu soykırım karşısında herkesin üzerine sorumluluklar düşüyor. Herkes yaşanan bu büyük soykırıma karşı harekete geçmeli. Uluslararası kuruluşlar, sivil toplum ve devletler, işgalci İsrail’in zulümlerinin önüne geçmek için atılması gereken adımları acil bir şekilde atmalı. Bir an önce İsrail saldırıları durdurulmalı ve acilen ateşkes sağlanmalıdır. Filistin’de on yıllardır zulmeden işgalci İsrail’e karşı gereken yaptırımlar derhal uygulanmalıdır. Bütün İslam ülkeleri ve halkları bir araya gelip tepkisini ortaya koymalıdır. İsrail, hukuksuz işgal hareketi ve katlettiği insanlar için uluslararası hukuk önünde ve tüm dünyanın vicdanında hapsedilmelidir” ifadelerini kullandı. 

 

Haber / Buse AKIN

[ad_2]

Source link

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir